Son yıllarda, dünya genelinde artan şirketler gönüllü olarak geniş bir sürdürülebilirlik uygulamaları yelpazesini benimsemiş ve uygulamıştır ve sürdürebilirlik garantisi, Türkiye ekonomisinde en önemli gerçek haline gelmiştir.
Bu uygulamaların benimsenmesinin artan hızı, sürdürülebilirliğin doğası ve kuruluşlar için uzun vadeli sonuçları hakkında bir tartışma başlattı. Sürdürülebilirlik uygulamalarının benimsenmesi, üstün finansal performansa yol açabilecek bir stratejik farklılaşma biçimi midir? Yoksa kurumsal hayatta kalmayı sağlayabilecek ancak daha iyi bir performans sağlamaya gerek kalmayacak stratejik bir gereklilik mi?
Bir yandan, sürdürülebilirliğin “ortak bir uygulama” olarak yayıldığını ve bu nedenle, hayatta kalmak için gerekli bir koşul olabileceğini, ancak rekabet avantajı oluşturmak için yeterli bir koşul olamayacağını savunanlar var.
Öte yandan, sürdürülebilirliğin rekabet avantajı yaratan bir strateji olabileceğini ve bu nedenle ortalamanın üstünde bir performansla sonuçlandığını savunanlar da var.
Örneğin, yenilikçi sirkürel ekonomiye dayalı iş modellerini benimseyen veya çalışanların işe alımını, katılımını artıran uygulamaları benimseyen şirketler kendilerini farklılaştırmak için çalışırlar ve bu nedenle benzersiz ve taklit edilemeyecek bir strateji geliştirerek istismar edilmemiş veya kullanılmayan bir pozisyon işgal ederler.
Şirketimizin 12 yıllık sürdürülebilirlik konusundaki başarısı ilk; '' İYİ YAPARAK İYİ OLMAK '' ‘a inanmak ve bu güveni müşterilerimizle paylaşmak.
Geleceğe inanma cesareti ve doğruları yapma davranışımız şirketimizi sektörde öncü ve iyi bilinen bir şirket haline getirmiştir.